Bu haftasonu biraz da zaman geçirmek amacıyla sinemaya gitmek istedim. Biraz film afişlerinin önünde dolaştıktan sonra zamanının da uygun olması sebebiyle tercihimi Hansel ile Gretel'den yana kullandım. O bildiğimiz klasik masal ile başladı hikaye. Babaları Hansel ile Gretel'i gece karanlıkta götürüp ormana terk etti. Çocukken okuduğumuz masallarda babayı bunu yapmaya iten bir kötü üvey anneden bahseder. Denir ki, Grimm Kardeşlerin bu masalının ilk baskılarında babayı ikna eden kişi gerçek anneleridir. Sebebi de, bu masalın yazıldığı dönemde Avrupa'da hüküm süren açlık ve sefalet. Bu sebeple çok fazla ailenin çocuklarını ormana terk ettiği söylenmektedir. Ancak, ilerleyen zamanlarda, çocukların masaldan rahatsız olmamaları için bu durum kötü kalpli üvey anne olarak değiştirilmiş.
Filmde ormana terk edilen çocuklar -neden terk edildiklerini daha sonra anlıyoruz- şekerden yapılmış o meşhur kulübeyi bulurlar. Kendilerini içeri alan yaşlı cadı, masaldan da bildiğimiz üzere çocukları yemek istemektedir. Ancak çocuklar onu bir şekilde öldürmeyi başarırlar ve aradan yıllar yıllar geçer. Bir bakmışız ki, Hansel ile Gretel, Avrupa'da cadı avının yapıldığı dönemde cadı avcısı oluvermişler. Film boyunca onların cadı avı sırasında yaşadıkları maceraları, zorlukları ve geçmişleriyle bir şekilde yüzleşmelerini izliyoruz. Aslında ormana terk edilen çocukların sonu klasik masala göre daha iyi işlenmiş. Ben kurgu açısından çok başarılı buldum. 3 boyutlu izlemeye değer miydi bilmiyorum, zira ben diğer türlü tercih ederdim, gözlükten rahatsız oluyorum :).
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder